News and Blog

Blog Yazıları

Yetişkin Eğitimin Dört İlkesi

Yetişkin Eğitimin Dört İlkesi

Her yetişkinin özünde; geçmiş bilgi ve becerileri, özgün bakış açısı, ilgi ve tutumları ve kalıplaşmış davranışları vardır. Bu durum çocuklara kıyasla öğrenme ortamlarındaki yetişkinler için de geçerlidir. Daha önce kazanılmış olan bu koşullar, yetişkin eğitiminde farklı bir yaklaşım gerektirir. Bu amaçla ve özellikle son yüzyılda eğitim psikologları, yetişkin eğitiminin nasıl olması gerektiğine dair çeşitli teoriler ve hipotezler geliştirmişlerdir.

I. Hazır Olma (İsteklilik):

Yetişkinler, eğitim ortamlarına kendi öncelik ve tutumlarına göre katılım gösterme eğilimindedirler. Zihinlerini ve ruhlarını açmaya karar verdiklerinde öğrenmeye hazır olurlar. Yetişkinlere sunulan içeriğin ne işe yaradığını inandırıcı bir şekilde göstermelidir. Bununla beraber, sunulan içerik hedeflenen faydaları net ve görünür olarak sağlayabilmelidir.
Örneğin;
  • Bir sorunu çözmeli veya sorunlardan kaçmayı sağlamalıdır.
  • Bir fırsat veya daha iyi bir statü sağlamalıdır.
  • Profesyonel veya kişisel gelişimi bünyesinde barındırmalıdır.

II. Deneyim:

Yetişkin öğrenenler, öğrenme süreçlerine önceden edinmiş oldukları bilgi ve beceriler ile gelmektedir. Yetişkinler, çocuklardan çok daha fazla deneyime sahiptirler. Bu deneyimlerden bazıları öğrenmeyi kolaylaştırırken aynı zamanda engelleyici de olabilmektedir. Verilen eğitim, kendi seviyelerine uygun olduğunda yetişkin öğrenenlerin daha iyi öğrenim çıktıları sunduğu gözlemlenebilir. Öğrenenlerin deneyim ve becerileri eğitim süreçlerine dâhil edildikçe eğitim çıktılarının olumlu yönde artışı bir o kadar artacaktır. Yetişkin öğrenenlerin önceki deneyimlerini eğitim sürecine dâhil edebilmek için;
  • Katılımcıların geçmişlerinin analiz edilmesi,
  • Eğitim sonu beklenen hedeflerin belirlenmesi,
  • Hedef kitle düzeyine uygun bir anlatım ile içeriğin sunulması gerekmektedir.

III. Eylem:

Yetişkin öğrenenler; çalışma hayatına olumlu etki sağlayacak eğitimlere katılmaktadırlar. Bu sayede iş süreçlerindeki performans ve kaliteyi nasıl artıracaklarını öğrenmektedirler. Sunulan eğitimlere katılım sağlamaları için ilk olarak konunun çalışma yaşantısı içerisindeki uygulanabilirliğinin arayışı içine girmektedirler. Fakat eğitim süresince öğrendikleri konuyu iş süreçleri içerisine dâhil edemez ve nasıl eyleme dökeceklerini kavrayamazlarsa derse karşı ilgileri ve öğrenmeleri azalacaktır.
Katılımcıların zihinlerindeki eylem planını aktif tutabilmek için eğitim tasarımlarında dikkat edilmesi gereken başlıklar şunlardır;
  • Araştırma olanakları sunulurken iş ortamlarına olabildiğince yakın bir ortam tasarımı sağlanmalıdır.
  • Öğrenilen konuların iş ortamlarında kullanılma durumunun garanti altına alınması sağlanmalıdır.
  • Öğrenilen içeriklerin en hızlı şekilde nasıl eyleme döküleceği gösterilmeli ve iş süreçlerinde destek olacak yapılar sunulmalıdır.

IV. Otonomi:

Yetişkin öğrenenlerde otonomi becerisini geliştirebilmek için, ders planı oluşturulurken hazırlanan ders içi etkinliklerin katılım ve katkıda bulunmayı gerektiren çeşitli araştırma etkinliklerinden oluşmasına dikkat edilmelidir. Örneğin; örnek olay yöntemi ders içerisinde kullanılırken öğrenenlerin farklı özelliklerde konuları ele alan gruplar oluşturması istenmeli, gruplardan konuyu tanımlayacak farklı özelliklerin ele alınması talep edilmeli, süreç içerisinde eğitmen tarafından gruplarla fikir alışverişinde bulunulmalı ve sonuç olarak ele alınan konu veya probleme yönelik çözümler geliştirilmelidir.

Abdullah KAHRAMAN

Başlık Metninizi Buraya Ekleyin